Osmaniye Haber | Osmaniye'nin Haber Kaynağı
HV
30 NİSAN Salı 01:10

Güvenlik Uzmanı Ağar: Birileri gücümüzü test etti

Güvenlik ve Terör Uzmanı Abdullah Ağar, Türk ordusunun, PKK ve DEAŞ'ı gerek zeytin dalı gerekse Afrin harekatı ile, ciddi bir şekilde anlamda sopaladığını belirterek, "Bundan hiç bir sıkıntı yok.

GÜNCEL
Giriş Tarihi : 14-12-2018 16:31   Güncelleme : 08-11-2020 10:39
Güvenlik Uzmanı Ağar: Birileri gücümüzü test etti

Ağar, Osmaniye Belediyesi 3. Kitap Fuarı kapsamında Ahmet Şekip Ersoy Kültür Merkezi'nde düzenlenen '21. Yüzyılda var oluş mücadelemiz' konulu söyleşiye konuşmacı olarak katıldı.

'İHTİYAÇ DUYDUĞUMUZ TEKNOLOJİYİ BİZE VERMEMİŞLER'
2. Dünya savaşından sonra dizayn edilen dünyada Türkiye'ye biçilen gömleğin, üretmiş olduğu sıkıntıların var olduğunu kaydeden Abdullah Ağar, "15 Temmuz darbe girişiminden sonra can havliyle güneydoğuda girişmiş olduğumuz mücadelelerde, Fırat Kalkanı ve Zeytin Dalı Harekatlarında, Bizim ordumuz çok kuvvetli, çok kudretli ama ordumuzun çok büyük zafiyetleri var. Örneğin, Genelkurmay Başkanlığımızın yayınlamış olduğu bildirilerin alt tarafında bir cümle yazıyor. 'Bugün harekatı desteklemek üzere yerde bekler uçak görevlendirilmiştir.' Başlangıçta şöyle düşünmüştüm. Bizim harekatı desteklemek için bugün uçağa ihtiyacımız yok demek ki. Bazı günler oldu ki sahada kan gövdeyi götürüyor ama uçaklarımız mücadeleye dahil olmuyorlar, olamıyorlar. O zaman anladım. Meğerse kan gövdeyi götüren bir Suriye kırsalında, Ruslar, Suriye'deki hava savunma sistemlerini aktif hale getirdiği için uçaklarımızı Suriye karasalına sokamıyoruz. Ve sahada mücadele eden Mehmetçiğimizi destekleyemiyoruz. Böyle acı bir gerçekle karşı karşıya kaldık. Meğerse dost ve müttefiklerimiz htiyaç duyduğumuz teknolojiyi bize vermemişler. Biz o silah teknolojisinden mahrum bırakılmışız." dedi.

'TÜRKİYE, İHTİYAÇ DUYDUĞU TEKNOLOJİYİ KENDİSİ YAPMALI'
Türkiye'nin savunma sanayi konusunda üretmiş olduğu teknolojinin rakiplerinden üstün olması gerektiğini vurgulayan Ağar,"Afrin'de bir askerimiz şehit. Niye şehit, PKK'nın yapmış olduğu havan saldırısı, güdümlü uçak savar füze saldırı sonucunda bir Mehmetçiğimiz şehit oldu. Fırat Kalkanı, Zeytin Dalı Harekatında bu tür tehditlerle hep karşı karşıya kaldık. Tanklarımız, uçaklarımız hep bu tür tehditlerle karşı karşıya kaldı. Bunlarla ilgili, bertaraf edecek teknolojiler var ama Türk ordusunun yok. Neden yok, dost ve müttefiklerimiz bize bu teknolojileri vermemişler. Bizi bu teknolojilerden mahrum bırakmışlar. Örneğin çok ihtiyacımız oldu. Patriotlara, istedik ve o kadar zora koştular ki Türkiye'yi, o kadar yoğun ve zor pazarlıklar yaptılar. Hani bunlar dosttu, hani müttefikti. Fırat kalkanı ve Zeytin Dalı Harekatında elimiz kolumuz bağlansın diye ellerinden gelen her şeyi yaptılar. Ben güneydoğu gazisiyim. O dağlardaki, gençliğimdeki mücadele bana bir şeyler öğretti. Eğer bugün Türkiye kendi işini kendisi yapmazsa, ihtiyaç duyduğu teknolojiyi, başta savunma sanayi konusunda teknolojiyi kendisi üretemezse, hatta ve hatta üretmiş olduğu bu teknoloji rakiplerinden üstün olmazsa belli ki Türkiye'ye bu topraklarda yaşama hakkı vermeyecekler. Bu gerçeği görmek zorundayız. Bu gerçek bize fedakarlık yapmayı gerektiriyor mu, evet açıkçası gerektiriyor. O yüzden ülkemizi yöneten karar vericilerin çok önemli bir sorumluluğu var." dedi.

YPG VE PKK'YI SOPALARKEN BİRİLERİ BİZİM GÜCÜMÜZÜ TEST ETTİ
Ülkede herkesin kendine göre benimsemiş olduğu bir yaşam tarzı olduğu anlatan Ağar konuşmasına şöyle devam etti: "O yaşam tarzı ile beraber üretmiş olduğu hassasiyetler var. Ama bunların hepsinin bence bir ortak bir paydası var, vatanseverlik. Eğer bir insan vatanseverse, vatanına milletine, devletine, medeniyetine, inancına ve birlik ve beraberliğine karşı bir terör ve tehdit üretmiyorsa, ayrımcılık, bozgunculuk yıkıcılık ve bölücülük üretmiyorsa devletimizin bunların hepsine sahip çıkması ülkenin geleceği açısından büyük bir değer taşıyor. Biz PKK ve Işid'i gerek zeytin dalı gerekse Afrin harekatında ciddi bir şekilde anlamda sopaladık, bundan hiç bir sıkıntı yok. Ama orada başka bir şey daha oldu. Harekatı veya Fırat Kalkanı ile değil. 15 Temmuz darbe girişiminden sonra benimle irtibat kuran yabancı medya, en çok yanıt aradığı sorusu, Türk ordusunun imkan ve kabiliyetleri, kudreti hangi seviyededir? Çok ilginçtir, hep bu soruya yanıt aradılar. Amerika, Avrupa, Ortadoğu, Rus ve Çin medyası. Hepsi bir şekilde Türk ordusunun, imkan ve kabiliyetlerinin, gücünü ve yaşamış olduğu hassasiyet ve zafiyetleri araştırdılar. niye yaptılar bunu, çünkü hepsi şunu çok iyi biliyor ki, bu milletin bu devletin ve bu vatanın ayakta durabilmesi için Mehmetçiğin güçlü olması şart. Eğer Mehmetçiğin güçlü değilse, devleti de, milleti de, vatanı da bir arada tutmanız mümkün olmaz." dedi. 

Osmaniye HaberOsmaniye Haber

YORUMLAR
ÇOK OKUNANLAR